Resmî Gazete’de yayımlanan yeni kararnameyle birlikte eczacıların sağlık sistemindeki rolü yeniden tanımlandı. İlaca erişim, reçetesiz danışmanlık ve halk sağlığı hizmetlerinde görevleri genişletilen eczacılar için önemli değişiklikler yolda.
Türkiye’de sağlık sisteminin en önemli yapı taşlarından biri olan eczacılık mesleği, Resmî Gazete’de yayımlanan yeni bir düzenlemeyle yeniden şekilleniyor. Sağlık Bakanlığı tarafından duyurulan ve 22 Mart 2025 itibariyle yürürlüğe giren yeni karara göre, eczacıların görev tanımları ve yetki alanlarında dikkat çeken değişiklikler yapıldı.
Bu adım, hem sağlık profesyonellerinin iş yükünü azaltmayı hem de vatandaşların daha hızlı ve doğru sağlık danışmanlığına ulaşmasını hedefliyor. Peki, yeni düzenleme neleri kapsıyor? Eczacıları ve vatandaşları neler bekliyor? Detaylar haberimizde…
Sağlık Bakanlığı ile Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) tarafından ortak hazırlanan yeni düzenleme, eczacıların yalnızca ilaç verme görevinden çıkıp daha aktif bir sağlık danışmanı kimliğine kavuşmasını amaçlıyor.
En dikkat çeken düzenlemelerden biri, eczanelerde belirli aşıların uygulanabilir hale gelmesi. Grip, zatürre ve tetanos gibi halk sağlığı açısından öncelikli aşılarda, eczacılar belirli bir eğitim ve sertifikasyon sürecinin ardından bu hizmeti sunabilecek.
Bu uygulama Avrupa ülkelerinde ve ABD’de yıllardır başarıyla yürütülüyor. Türkiye’de de özellikle kırsal bölgelerde sağlık hizmetlerine erişimi kolaylaştırması bekleniyor.
Yeni kararname ile birlikte, diyabet, hipertansiyon ve hiperkolesterolemi gibi yaygın kronik hastalıklarda eczacılar daha aktif bir rol üstlenecek. Belirli aralıklarla yapılan ölçümler (tansiyon, kan şekeri vb.) eczane ortamında gerçekleştirilebilecek ve hasta takibi kolaylaştırılacak.
Bu sistemle birlikte:
Eczacılar artık, OTC (Over The Counter) yani reçetesiz satılabilen ilaçlar hakkında daha geniş bilgi verme ve yönlendirme yetkisine sahip olacak. Böylece vatandaşlar, basit sağlık sorunlarında doktor yoğunluğu olmadan, eczanelerden bilinçli destek alabilecek.
Ayrıca:
Eczacıların görev alanlarının genişlemesiyle birlikte, zorunlu sürekli eğitim sistemi de devreye girdi. Sağlık Bakanlığı ve Türk Eczacıları Birliği (TEB) iş birliğiyle yılda en az bir kez mesleki gelişim eğitimlerine katılmak zorunlu olacak.
Ayrıca TİTCK denetimleri artırılarak, yeni yetkilerin doğru ve etik kullanımı güvence altına alınacak.
Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Nuran Yalçın yeni düzenlemeyi şöyle değerlendiriyor:
“Bu karar, eczacıların bilimsel bilgi birikimini halk sağlığına doğrudan katkı sunacak şekilde kullanmasının önünü açıyor. Koruyucu sağlık hizmetlerinde eczacı artık aktif bir aktör olacak.”
Yeni düzenlemenin toplum düzeyinde sağlayacağı bazı faydalar şunlardır:
Her ne kadar birçok uzman bu kararı olumlu karşılasa da, bazı çevreler uygulamaların denetimi ve eczanelerin altyapı eksiklikleri konusunda uyarıda bulunuyor.
Aile hekimleri ve bazı tabip odaları, kronik hastalık takibi ve aşılama gibi görevlerin yalnızca hekimlerce yapılması gerektiğini savunurken, eczacı örgütleri ise halk sağlığına katkı sunacak bu adımın mesleklerine olan güveni artıracağını belirtiyor.
Nadir görülen metabolik bir hastalık olan Balık Kokusu Sendromu (Trimethylaminuria), hastaların bedenlerinden yoğun ve keskin…
Aort anevrizması, sinsi ilerleyen ve belirti vermeden ölümcül sonuçlara yol açabilen bir damar hastalığıdır. Uzmanlar,…
Yaz aylarında havuz ve deniz keyfi sonrası göz sağlığını korumak için sadece güneş gözlüğü yeterli…
Sigara içmeyen bireylerin bile dumandan etkilenmesiyle ortaya çıkan pasif içicilik, uzmanlara göre ciddi sağlık sorunlarına…
Afet ve Acil Durum Yönetimi alanında öncü sivil toplum kuruluşlarından biri olan AKUT Vakfı, deprem…
Kadınlarda alkol tüketiminin vücut üzerindeki etkileri erkeklere oranla çok daha hızlı ve yıkıcı olabiliyor. Uzmanlar,…